Sevgili okuyucularım,

Yurdum insanı iki yüzlü ve nankör diyeceğim de, diyemiyorum.

Dilim varmıyor.

Çünkü.

Hem yazık hem günahtır.

Haksızlık da olur.

Ancakkkk...

Derler ki...

İnsan ulaşamadığı herşeyin "delisi" ulaştığı herşeyin nankörüdür...

Oscar WİLDE..

‘Nankör insan, her şeyin fiyatını bilen fakat hiçbir şeyin değerini bilmeyen kimsedir’ der.

Çin atasözüdür:

‘Duvar yapıldıktan sonra duvarcı unutulur.'

Haliyle insan üzülüyor.

Bakın nereye geleceğim.

Giresun’da bazıları edepsizlik yapıyor.

Ağaç gövdesini yaralayan baltaya bakmış ve "Acı olan şey bu baltanın sapının benden olması" demiş ya.

Vaziyet bu.

Diyececksiniz ki nasıl yani?

Açalım konuyu azizler.

Giresun’da muhalefet edenler, 'Ben AK Parti ve onun Giresun'da yaptıklarına nasıl çamur atarım’ diye vicdanlarını karartmış görünüyor.

Evet akılları var ama akletmiyorlar.

Yani, biliyorlar ama bilmemezlikten geliyorlar.

Evet vicdanları var ama susuyorlar.

Evet gözleri var ama görmek istemiyorlar.

Evet kulakları var ama duymak istemiyorlar.

Evet evet üç maymunu oynuyorlar.

Bakar-kör misali.

Görmezden geliyorlar.

Sağır sultanlara bile inat.

Duymazdan geliyorlar.

Hesap bu hesap.

Ve, aslına bakarsanız...

Anlaşılsın diye söylüyorum.

Tek kelime.

Nankörlük ediyorlar.

Uzatmayalım.

Küçük ve basit örnekler vereyim.

Prefabrik bir yapıda hizmet veren gümrük binasının Giresun’a yakışmadığını belirterek eleştiri getirenler şimdilerde limana görkemli bir bina yapılıyor diye panik halinde.

Neymiş efendim.

Özel İdare bütçesi buraya harcanıyormuş.

Yalan.

Hem de kuyruklu.

Ödeneği Gümrük ve Ticaret Bakanlığı karşılıyor.

Ama olsun.

Yalandan kim ölmüş.

Ki..........

Bunların isimlerini ve sıfatlarını biliyoruz da sahne adları ne bize karanlık.

İyi kıvırıyor.

Dansöz takımı.

Gerdan kırıyor.

Yazık ki yazık.

Ki bu tipler dün de balon uçuruyorlardı.

Ordu-Giresun Havalimanı boş hayal diye.

Eğribel Tüneli de cabası.

Giresun Üniversitesi Diş hekimliği Fakültesi artısı.

E ne oldu?

Ne olacak?

Balonları ellerinde patladı.

Maalesef iflah olmaz muhalefet bu yatırımınların olmaması için her şeyi yaptı.

Sürekli dua etti, daha doğrusu beddua etti.

Tamam.

Bu sakat kafaların bir hizmet tecrübesi, bilgi birikimleri, anlayışları yok.

Kimse de onlardan hizmet beklemiyor zaten.

İyi güzel de...

Mesele Giresun; Giresun mesele ise...

Ama en azından yapılan bu hizmetleri de takdir etmeleri gerekmez mi?

‘Marifet iltifata tabidir’ diye bir sözün varlığından haberleri de mi yok?

Nankörlüğün ve kadirbilmezliğin bu kadarı da fazla değil mi?

Adına 'hainlik' desem ağır mı olur?

Kısa keselim.

Haksız mıyım?...

Bizim uşaklar....

Topal Osman'ın yiğit torunları.